Türkiye'de 'Söz', 'Yaşam Sözü', 'Tanrı Sözü' şeklinde adlandırılan Shincheonji insanları nasıl bu kadar kolay kandırabiliyor?
Bu tarikatın üyeleri diğer bir çoğunda olduğu gibi insanların zaaflarını kullanıyor. Sevgiye ihtiyacınız varsa istemediğiniz kadarını veriyor. Paraya ihtiyacınız varsa iş ayarlıyor. Psikolojik problemleriniz varsa çözüyor. Aileye ihtiyacınız varsa aile ortamı yaratıyor. Kısaca neye ihtiyacınız varsa ona göre sizi etkiliyorlar.
Çok güzel değil mi! Burada olmayı kim istemez ki! Ama bu gösterdikleri cennet ortam siz kutsal kitap derslerini bitirene kadar. Buraya kadar geldiyseniz zaten çok fazla bağlanmış ve aile gibi hissediyorsunuz.
Bundan sonra verdikleri şeylerin çok daha fazlasını istiyorlar. İsa'nın kendisini feda ettiği için sizin de dünyadaki diğer insanlar için her şeyden vazgeçip sadece Tanrı işini (misyonerlik) yapmanız gerektiği söyleniyor.
Eğer inanmadığınızı belirtir yada ayrılmak isterseniz buraya tekrar giremeyeceğinizi söyleyerek tehdit ediyorlar. Ayrılma süreci çok zor oluyor çünkü birlikte geçirdiğiniz zaman boyunca tek aileniz onlar olmuştur, belki bu uğurda öz ailenizi ve arkadaşlarınızı terketmişsinizdir ve geri dönünce yalnız kalmaktan korkuyorsunuzdur. Bunun için kendinizi inanmak ve orda kalmak için zorlamaya başlıyorsunuz.
Size önce hayatınızı, inançlarınızı sorgulamayı öğretirler. Ama konu kendi öğretileri olunca sorgulamak yasaktır. Shincheonji içindeyseniz mantığınızı devre dışı bırakmalı, anlatılanları olduğu gibi kabul etmelisiniz.
Öğreti de hatalar görseniz bile kendinizi öyle olmadığını ikna etmek zorundasınızdır. Eğer karşıt bir görüş sunarsanız içinizde şeytan tohumu olduğu ve tövbe etmeniz gerektiği söyleniyor. %100 itaat bekleniyor.
Shincheonji neye inanıyor?
Neye inandıklarını tam olarak anlayabilmek için 6 aylık eğitim almanız gerekiyor. (Türkiye'de Korece-Türkçe iletişim probleminden dolayı 1 seneyi bulabiliyor bu süreç)
Kısaca bahsedeceğim burada, 6 aylık eğitimi detaylarıyla açıklamam imkansız. Merak edenler İnternetten de araştırabilir.
Öncelikle 24 bölümlük temel dersleri alıyorsunuz. Bunlar sözde Kutsal Kitabın daha önce kimsenin anlamadığı sırları. Ancak bunları öğrenince gizemli Vahiy Kitabını anlayabilirsiniz. Ama tek başınıza öğrenemezsiniz. Size öğreten biri olmalı. Bu derslerin başlıkları aşağıdaki gibi;
1. Ders: İyi ve Kötüyü Ayırt Etme
2. Ders: Kutsal Kitap'ın Temelleri
3. Ders: Göklerin Egemenliğinin Sırların Benzetmesi
4. Ders: Mecazi Tohum, Tarla, Ağaç, Kuş
5. Ders: Vaktinde Yiyecek ve Mecazi Maya
6. Ders: Mecazi Kâse (Tas), Terazi, Çomak
7. Ders: Mecazi Ateş, Tütsü Kabı, Kap
8. Ders: Mecazi Işık, Kandillik, Kör, Sağır
9. Ders: Mecazi Hazine, Zengin
10. Ders: Mecazi Su, Pınar, Nehir
11. Ders: Mecazi Deniz, Balıkçı, Ağ, Balık, Gemi
12. Ders: Mecazi Canavar (Hayvan) ve Baş, Boynuz, Kuyruk
13. Ders: Mecazi Kuzunun Kanı ve Eti (Bedeni)
14. Ders: Mecazi Şarap ve Zeytin Yağı
15. Ders: Mecazi Dağ
16. Ders: Mecazi Mühür, Borazan
17. Ders: Mecazi Taş ve Put
18. Ders: Mecazi Canlı Yaratık ve Rüzgar
19. Ders: Mecazi Yaşam Soluğu, Ölüm, Mezar, Diriliş
20. Ders: Mecazi Damat, Gelin, Dul, Öksüz
21. Ders: Mecazi Yeruşalim ile Babil arasındaki Savaş
22. Ders: Mecazi Gök, Yer, Güneş, Ay, Yıldız
23. Ders: Üç Çeşit İsrail
24. Ders: Cennetin ve Cehennemin Anahtarın Benzetmesi
Temel dersleri tam olarak öğrenmeden orta seviyeye geçemiyorsunuz ve bir sınava tabi tutuluyorsunuz.
Bu sınavdan 90 üzeri not alınca orta seviye dersleri başlıyor.
Orta seviyede artık İsa'dan, Tanrıdan açık açık bahsetmeye başlıyorlar. Ve sonunda tabiki yine sınav var.
Bu süreçte artık bıkmış olabilirsiniz ama sizi meraklandırmak için sürekli son kitap olan Vahiy'den bahsediyorlar. Çünkü ancak Vahiy ile ölümden kurtulup sonsuz yaşama kavuşabilirsiniz.
Vahiy bölümünde bu zamana kadar öğrendiklerinizin gerçek hayatta neye denk geldiği anlatılıyor.
 |
| Pazar ibadetlerinde beyaz kıyafet giyme zorunluluğu |
İbadetleri yaşam yemeği olarak görüyorlar ve bu yemeği uzun süre yemezseniz ölüyorsunuz. Öldüğünüzde tarikattan atılmış olursunuz.
Bu törenlerde herkes beyaz giymek zorunda. Beyaz giymek istemeseniz de herkes giydiği için üzerinizdeki psikolojik baskı yüzünden bi süre giyiyorsunuz.
Bu törende her hafta tarikat liderlerinin belirlediği konu üzerinde vaazlar veriliyor. Başlarda soğutmamak için çok yumuşak dille veriliyor vaazlar. Ama daha sonrasında karşınızdaki o melek gibi insan bir anda dünyanın en korkunç kişisi oluyor. Sürekli yargılanıyorsunuz; neden Tanrıyı sevmiyorsunuz, İsa kendi canını bizim için feda etti neden sizler şeytan gibi yaşıyorsunuz.
Bu arada artık aile gibi hissettiğiniz insanlar sürekli sizi ikna etmeye çalışıyor. Azarlamalar sizin iyiliğiniz için, eğer azarlanmazsanız şeytan ruhunuzu tekrar ele geçirir ve ölürsünüz. Ölmek istemediğiniz için buna da katlanıyorsunuz.
Veee artık bu kadar dersler, eğitimler, prens/prensesmişsiniz gibi davranmaları boşa değildi. Bundan sonra yavaş yavaş size iş kitlemeye başlıyorlar. Tanrının ülkesine girebilmeniz için en az 2 kişiyi tarikata üye yapmanız gerekiyor. Yapmak istemeseniz bile sürekli yapılan baskılara dayanamıyorsunuz ve tarikattan atılmamak için sizde misyonerlik faaliyetlerine yardım ediyorsunuz.
Sıra geldi adınızın yaşam kitabına yazılmasına. Yaşam kitabına adınızın yazılması için normalde Güney Kore'ye gidip mezuniyet törenine katılmak gerekiyor demişlerdi ama benim ve arkadaşlarımın isimleri mezun olmadığımız halde yaşam kitabına yazıldı. Bazı kuralları canlarının istediği şekilde değiştiriyorlar sanırım. Size bir form veriyorlar. Bu formda Kardeşlerinizin yaşından tutun, adresiniz, kimlik bilgileriniz, ailenizin adresi, hobileriniz, kan grubunuza kadar her şey soruluyor. Artık o kadar saçma şeyler gördüm ki sorgulamadan doldurdum formu. Sorsan ne olacak her şey Kutsal Kitapta olduğu gibi yapılmak zorunda. Bu formla birlikte bir de kuralların yazıldığı bir sözleşme imzalattılar. Bu kurallara uymazsanız yaşam kitabından adınız silinir. Bu insanlar beni seviyor ne yaparsam yapayım beni atmazlar zaten deyip onu da imzaladım. Kuralları pek hatırlamıyorum ama geneli;
''Tanrı'ya, Shincheonji'ye, liderleri Lee Man Hee'ye hiç bir şekilde hakaret küfür etmeyeceğim. Tanrının sözünü kendi çıkarlarım için kullanmayacağım, Shincheonji'nin parasını kendi çıkarlarım için kullanmayacağım'' tarzındaydı.
Artık ölümsüzsünüz. Ama merak etmeyin o kadar kolay değil tabi her şey. Bundan sonra Tanrının askeri sayılıyorsunuz. Artık eskisi gibi bebekler gibi pışpışlanmıyorsunuz. O melek sandığınız insanlar bir anda değişmeye başlıyorlar size karşı. Eğer benim gibi insanlara çok bağlandıysanız bu sizi çok üzüyor malesef..
Sizden beklenen en az 10 kişiye bu Sözü öğretmeniz ve itaat etmeniz . Tabi bunun içinde sürekli çalışmak, kendini geliştirmek zorundasın. Kendinize ayıracak, başka şeyler düşünecek hiç vaktiniz olmuyor. Ordaki insanlar kendilerine öyle adamışlardı ki hastalıktan ölecek dereceye bile gelseler önemsemiyorlardı. Onlar için sonsuz yaşam şu anki acılarından çok daha önemli.
Sevgili yapmak, evlilik vs sizin aklınızı Tanrı işinden uzaklaştırdığı için onaylanmıyor. Her gün, gün içinde ne yaptığınızın raporunu vermek zorundasınız. Grup liderinizden habersiz hiç bir şey yapamazsınız.
En ufak hata yaparsanız hemen şiddetli şekilde azarlanıyorsunuz. Eğer üst seviyede eğitmenseniz hata yaptığınızda o işe kaç yılınızı feda etmiş olursanız olun görevinizden alınıyorsunuz. Hala inananlarının olması bu disiplinli ve istikrarlı çalışmalarından kaynaklanıyor.
24 farklı departman var. Bazı kişiler mali işlerle ilgileniyor. Bazıları eğitimlerle. İnsanları çekebilmek için çeşitli barış dernekleri kurdular. Bunlardan ikisinin adı HWPL ve WARP. Farklı ülkelerden insanları barış etkinliği diye kandırıp ülkelerine götürüyorlar. Bir çoğu nereye düştüğünü bilmeyen bu insanlar sanki Shincheonji'nin destekçisi gibi kameralara gösteriliyor. Bu durumun mağduru olan 100'lerce kişinin youtube ve internette video ve yazıları var. İsteyen araştırabilir.
İnsanları sonsuz yaşama çağırdıklarına inandıkları için her hangi bir konuda yalan söylemek onlar için kötü bir şey değil. Diyelim ki etkilemek istedikleri kişi dans etmeyi seviyor, gerekirse (dansla alakası olmasa bile) o kişiye yaklaşmak için onunla aynı dans kursuna bile gidebilirler. Sevmedikleri şeyler için seviyorum diye söylediklerini çok sık gördüm. Bir yemeği sevmeseler bile etkileyecekleri kişiyi kırmamak için bayıla bayıla yerler ama daha sonra mide rahatsızlığından günlerce acı çekerler. O yemeği sevmediklerini kişileri daha iyi tanıdığınızda öğrenmiş olursunuz. Bu kadar küçük konularda bile yalan söyleyip bunlarla gurur duyuyorlar.
Çocuklarına Lee Man Hee'nin fotoğrafını gösterdiklerinde 5 yaşındaki çocuğun verdiği cevap; Hananim yani Tanrı. Ölümsüz olduğuna inandıkları Tanrıları öldüğünde muhtemelen yerine başka birini koyup ''Lee man Hee nin ruhu bu kişinin içinde yaşıyor'' diyecekler.
Yorumlar
Yorum Gönder