Scj ayrılmak isteyen üyeleri kaybetmemek için çeşitli şekillerde korkutarak ya da duygu sömürüsü ile orada tutmaya çalışır. Bunlardan en ilginci şöyledir;
''Scj'yi terkedersen eğer içine 7 tane kötü ruh girer geçmiş hayatından bile daha kötü birisi olursun. Hem de başına sürekli kötü şeyler gelir.'' sonra örnek verir; ''Bak X'e bizi terkettikten sonra kaza geçirdi, bak Y'ye buradan ayrıldıktan sonra yeğeni öldü.''
Bunları söylerken en ufak bir üzüntü belirtisi yoktur. ''oh iyi oldu'' der gibi anlatır. Örnekler devam eder;
Scj'de 10 sene boyunca eğitmenlik yapan Mr. Shin,
12 sene Lee Manhee ile çalışan Kim Namhee,
8 sene bu tarikatın üyesi olan S.
Bu kişilerin hepsinin içine 7 kötü ruh girdiği için bilinçlerini yitirmişlerdir. Bu ruhlar bedenleri ele geçirip onlar aracılığıyla Tanrı ile savaşıyorlar.
Bunları dinleyen üyeler ayrılmak isteseler de korkularından ayrılamaz ve bu tarikatın kuklası olarak hayatlarına devam ederler.
''Bu kişiler gerçekte neden Scj'den ayrıldı'' diye düşünmezler. Anlattıkları onlar için zehirdir ve ne anlatırlarsa anlatsınlar kesinlikle ve kesinlikle yalandır.
Bu kişilerden biri de benim. Blogumda yazılanların okunmaması için Scj'nin üyeleri hakkımda iftira atmakla meşgul. Hakkımda söylenilen şeyleri umursamıyorum fakat sırf bu yüzden Scj hakkındaki gerçekleri göremeyen yeni üyelerin durumu beni çok üzüyor. Bu yüzden bir açıklama yapma gereği duyuyorum.
1- Sevda Scj içindeyken bana evlenme teklif etti, kabul etmediğim için bu blogu bana inat açtı.
Do. isimli üye hakkımda bu şekilde bir yanlış kanıya varmış. Olayın aslı şu şekilde Scj'den ayrılacağım zaman oradaki sevdiğim arkadaşlarımın da benimle birlikte kurtulmasını istedim fakat onlara ne kadar anlatsam da inandıkları şeyden vazgeçmiyorlardı. Do. ile aramızda şöyle bir konuşma geçti; ''Eğer buradan ayrılırsan seninle evlenirim ne istersen yaparım yeter ki kurtul buradan'' ne kadar uğraşsam da beyni yıkanmış bir insanı değiştiremem bunu bildiğim için böyle bir oyun oynadım diyebiliriz. O dönemde Do.'ın kendisi de bunu biliyordu ve sürekli şakalaşıyorduk. Fakat beni tanımayan yeni üyeler yazdıklarıma bakıp Scj hakkında şüphelenmeye başlayınca hakkımda bu şekilde bir yalan uydurdu.
Halbuki aramızda evlilikle ilgili bu muhabbet geçtiğinde blog zaten vardı ve şubat ayından sonraydı. Aşağıdaki konuşma 6 Ocak'ta eğitmenin bana kanser olduğunu ve Kore'ye gideceğini söylediği zaman da geçiyor. Çok üzüldüğümden blogu kaldırmıştım. Ağustos ayında üyelerden birisi bloguma giriş yapıp sildi. Tekrardan yenisini açmak zorunda kaldım. Bu yüzden yazılar Ocak değil Ağustos tarihlidir.
2- ''Sevda'nın bu blogu yazma sebebi para içindir. S'den para alıyor.''
Scj üyelerinin hakkımda uydurduğu 2. iftira.. Böyle bir iddia varsa ortada kanıt olması gerekmez mi? S'den ne zaman, nasıl, nerede, hangi hesaptan para alıyorum bunların kanıtlarını bana da gönderirseniz sevinirim.
Benzer iftiralar daha önce S. için de söylendi. Çünkü o da tarikattan ayrıldı ve anlattıklarının üyeler tarafından dinlenmemesi gerekiyordu.
''S Mr. Shin'den para alıyor o yüzden bizimle savaşıyor''
''S eğitmene aşıktı, aşkına karşılık bulamayınca buradan ayrılıp Scj ile savaşmaya başladı''
''S Scj içindeyken para çalıyordu.'' vs vs bunun gibi yüzlercesini oradayken ben de dinledim.
Hatta S, Scj'yi bıraktığı zaman bütün üyelere onun sosyal medya hesaplarının hemen engellenmesi gerektiğine dair mesajlar atıldı.
O dönemde ben de sorgulamadan anlatılanlara inandım. Anlatılan her şeyin yalan olduğunu aylar sonra S'nin bana anlattıklarından öğrendim.
Bu sadece Scj'nin uyguladığı bir taktik değildir. Aynı parti üyesi iki kişi yollarını ayırdığında birbirleri hakkında atıp tutmuyorlar mı ülkemizde de? Gerçeğin ne olduğu önemli değildir, önemli olan karşındaki kişiyi kandıracak olsan bilen fanatikliğini yaptığın grubun çıkarlarını sonuna kadar korumaktır. Fanatiklik psikolojisi hakkında daha bilgi sahibi olmak isterseniz Eric Hoffer'in Kesin İnançlılar kitabını okuyabilirsiniz.
Peki kandırılmamanın yolu nedir?
Öncelikle konu ne olursa olsun mantığı devre dışı bırakmamak,
Bir insanı sevdiğimiz için onun her sözünü doğru olarak görmemek,
Konu hakkında her iki tarafı da dinleyip karar vermek,
Tanrı adını kullanarak bir grubun üyesi olmanız için ısrar eden kişilere karşı dikkatli olmak,
Neyin doğru neyin yanlış olduğuna sizin yerine başkası değil kendiniz karar vermeniz.
Yorumlar
Yorum Gönder